Mehmet Barış: Emek ve Sevgi Şiirleri
Edebiyatın, sanatın konuşulduğu kimi sohbetlerde, “Bir Vincent Van Gogh, Çaykovski, bir William Shakespeare, Cervantes, “Ancak yüz yılda bir gelir.” denir. Peki, bir Pablo Neruda, bir Octavio Paz, Yaniss Ritsos, Nazım Hikmet, kaç yüz yılda bir gelir. devamı
John Steinbeck, Dünya klasiği olan “Fareler ve İnsanlar” ın yazarı. O müthiş sürükleyici dilini ‘İNCİ’ romanında da aynı çekiciliği, sıkmayan, işlediği konuda ustaca yarattığı gerilimle yine dillerden düşmeyen önemli bir eserle karşı karşıya bırakıyor okuyucuyu.
Batman Belediyesi ve Ortadoğu Sinema Akademisi tarafından 16-20 Aralık 2015 tarihleri arasında düzenlenen 6. Yılmaz Güney Kısa Film Festivali yapılan kapanış töreni ve dereceye giren filmlerin açıklanmasıyla son buldu.
“Her Seçimde Din, Kurum Olarak Egemen Güçlerin Yanındadır...”
Edebiyat dünyasında önemli eserler vermiş yazarların birçoğu ne yazık ki çok genç yaşta ölmüşlerdir. Bunlardan birisi de Nikolay Vasiliyeviç Gogol’dür. Yazar genç sayılabilecek bir yaş olan 43 yaşında ölmüştür. Ancak o kısacık ömrüne her biri dünya klasiği olan eserler bırakarak göçmüştür bu dünyadan. Yine bir Rus yazarı olan Aleksander Puşkin de 38 yaşında girdiği bir düello sonucu hayatını kaybetmiştir.
Fahri Erdinç, Uzun yıllar Türkiye Komünist Partisi TKP saflarında yer almış, Bizim Radyo’nun ilk sunucularındandır. Bu gün bile onun tok sesini yıllar geçse bile eski kuşaklardan anımsayanlar çoktur. Fahri Erdinç, onurlu bir işçi sınıfı neferidir. O, aynı zamanda Türkiye’nin çağdaş, saygın bir yazın adamı, hikâye ve romancılarındandır da. Doğumu, 1917, Akhisar. Ölümü, kendisinin deyimiyle “Kardeş Evi” dediği ülkede, 11 Kasım 1986 Sofya, Bulgaristan’da vefat etmiştir. Yazarın mezarı henüz Sofya’dadır.
Bazı yapıtlar vardır yazarının önüne geçer. Siz kitabın ismiyle içli dışlısınızdır. Hatta onun oluşturduğu kavram, içeriğiyle size o kadar yakındır ki, onun bir kitap ismi olduğunu bile düşünemezsiniz. Bugün dünya dilleri arasında belki de en çok kullanılan bir sözcük-kavram haline gelmiştir ve bu bizim dilimizde de böyledir.
Kirli ve kanlı bir savaşı yaşadığımız şu günlerde, Kürt halkına karşı mezbahaya sürülür gibi sürülen genç kardeşlerimiz ve kalbi onlar için çarpan anne-babalar için, savaşın çirkinliğini en çarpıcı şekilde aktaran iki başyapıtı tanıtmak istiyoruz. 1. Dünya Savaşını iki düşman cephede, Fransız ve Alman cephesinde yaşamış 2 asker-yazarın kitapları olan “Ateş” ve “Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok”.
Bu sayımızda ilk defa olarak ilerici ya da sosyalist bir içerik taşımayan bir eseri tanıtacağız: Dostoyevski’nin ölümsüz eseri “Karamazov Kardeşler”. Lenin, “...komünist olmanın sadece sosyalist eserleri okuyarak değil, ancak insan cinsinin yarattığı tüm kültürel zenginlikleri öğrenerek ve özümseyerek gerçekleşecek bir çaba” olduğunu söylemişti. Bu kültürel zenginliklerden biri de hiç şüphesiz “Karamazov Kardeşler”dir.
Sosyalist gençlik hareketinin önderlerinden Harun Karadeniz’i bundan 40 sene önce 15 Ağustos 1975’de kaybettik. Siyasi tarihimizde özel bir yeri olan Harun’u anmak bugün tüm ilericiler, devrimciler ve komünistler için ayrı bir önem taşımaktadır.