Politika

Politika kategorisi

Deprem, Neo-liberal Devlet Ve Halk

6 Şubat’ta gerçekleşen Maraş merkezli iki büyük depremin Türkiye ve Suriye’de yarattığı yıkım korkunç boyutlarda oldu. Ölen insan sayısının 200 bini bulacağı ifade ediliyor. Depremin yarattığı yıkımın bu kadar büyük olmasının elbette birçok nedeni var. Bunların en temel olanının da direk devletin temel niteliği olduğunun altını çizmek lazım. Devlet, toplumun (‘kamu yararı’) sorunlarını çözmek üzerine değil, doğrudan sermayeye yeni yatırım alanları yaratmak ve bunun gerektirdiği güvenliği tesis etmektir. devamı


Depremle Sarsılmak, Düşmana İnat Kazanmak!

Depremzede6 Şubat 2023, sabah 4:17, merkez üssü Maraş’ın Pazarcık ilçesi, şiddeti 7,6 insanlar uykularında yakalandılar böyle bir depreme. Toz duman içinde uyandı uyanabilenler. Devlet; “asrın felaketi”, “takdiri ilahi”, “kader” diye açıkladı tüm bu yaşanan felaketi. Çok geçmeden ikinci deprem geldi aynı şiddetle. Egemenlerin dediği “kader” planının içinde bu da vardı.

Bu şiddetli iki deprem yaklaşık 15 milyon insanın yaşadığı bir coğrafyada 11 ilde etkili oldu. Bu illerin bir kısmının da, özellikle Hatay, Malatya, Adıyaman, Maraş gibi illerde felaketin boyutları inanılmaz boyutlara ulaştı. Şehirler yok oldu. devamı


Suphilerden Bugüne…

Türkiye Komünist Partisi kurucu önderleri Mustafa Suphi ve yoldaşlarının Kemalist burjuvazi tarafından katledilmelerinin üzerinden tam 102 yıl geçti. Bu cinayet sıradan bir cinayet değildi. İngiliz efendilerine “biz Sovyetler ile ilişkilerimizi görünürde iyi tutmaya çalışıyoruz ama Anadolu’da Sovyet tipi bir rejime izin vermeyeceğiz” mesajı verdiler. Mustafa Kemal de kendine en ciddi rakip olan komünistlerin önünü kesmeyi amaçladı. devamı


Onbeşler Katli Ve Kıssadan Hisse…

Onbeşler'in Karadeniz'de katledislerinin resmi

TKP Liderliğinin Ayırdedici Yanı

10 Eylül 1920’de, Bakü’de Türkiye Komünist Partisi’ni (Türkiye Komünist Fırkası’nı) kuran Mustafa Suphi ve yoldaşlarının ayırdedici siyasi özelliği; ülkenin işgalden ve İmparatorluğu Payitaht Anadolu topraklarının işgal edilebildiği bir çöküşe götüren saltanat ve hilafetten kurtuluşa önderlik etme kararlılığıdır. devamı


28 Kanun-i Sani’yi Unutma!

28 Ocak 1921’i 29’a bağlayan gece, Türkiye Komünist Partisi’nin Başkanı Mustafa Suphi, Genel Sekreteri Ethem Nejat ve Merkez Komitesi’ne seçilen yoldaşları ile birlikte, Karadeniz’de, Sürmene açıklarında, kendilerini takip eden  motordaki katiller tarafından hunharca öldürüldü,  karısı Meryem Suphi esir alındı. Onbeşler’i Batum’a götürmek üzere Trabzon’dan hareket etmiş olan motor sabaha karşı geri döndüğünde Trabzon Valisi, Kuvayı Milliye reisleri ve topladıkları eşkıya ile işledikleri vahşi siyasi cinayetlerden biri daha Türkiye tarihine geçmiş oldu. devamı


“Masumiyet Karinesi” Üzerine

Hem sosyal hem de siyasal yaşantımızda en çok ihlal ettiğimiz insan hakkı insanların masumiyetidir. Esas olan suçsuzluktur. Suçsuzluk bir insanın masumiyetidir. Masumiyet suçsuzluğun işarettir. Herkesin masumiyeti esastır ve bu uluslar üstü bir karine olarak kabul edilir. Temel bir insan hakkı olan masumiyet karinesi, hangi yerde, hangi koşulda olursa olsun, güçlü şüphe altında olan kişiler yönünden dahi göz ardı edilemez. Suçlanan kişi hakkında kesin hüküm kuruluncaya kadar suçsuzluğu esas kabul edilecektir. devamı


MUSTAFA SUPHİ’NİN “İLM-İ İCTİMAÎ NEDİR?” KİTABI ÇEVİRİSİ VE OSMANLI’DA ETNİK SORUN ÜZERİNE DÜŞÜNCELERİ

Mustafa Suphi’nin  Kitabı “İlm-i İçtimaî”

Yüz iki yıl önce katledilen Mustafa Suphi ve yoldaşlarının aziz hatıralarına saygıyla…

Mustafa Suphi, Türkiye komünist hareketinin en önemli kişiliklerindendir. Sol hareketin bütün bileşenleri; Mustafa Suphi’nin sosyalist ve komünist mücadele üzerindeki etkileri konusunda genel olarak birleşmektedirler. Türkiye sol hareketi, Mustafa Suphi’yi Marksist bir siyasetçi ve Türkiye Komünist Fırkası’nın ilk başkanı olarak tanımış ve ağırlıklı olarak onun yaşamının bu dönemi ile ilgilenmiştir. devamı


İmamoğlu Vakası ve Devrimci Mücadele

2022 senesinin son haftalarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na 7. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Yüksek Seçim Kurulu’na “ahmak” suçlaması yaptığı gerekçesiyle 2 yıl 7 ay 25 gün hapis cezası kararı verildi. Bu icraatın hukuki süreci ve “ahmak” nitelemesinin kullanılmasının ne kadar suç teşkil ettiği konunun bir yanı. Anımsayacaksınız. İmamoğlu İBB Başkanlığı’na seçildikten bir süre sonra Strasburg’da Avrupa Konseyi’nin bir toplantısına katılıyor. HDP’li Belediye Başkanlarının görevlerinden alınıp yerlerine kayyum atanması ile ilgili görüş belirtiyor ve şöyle diyor: “Belediye Başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atanması ve bir kısmının tutuklanması özellikle hukuk devleti ilkesini ihlal etmektir”. devamı


Arif Oğraş (Avni) Yoldaş’ın Ardından

Arif Oğraş (Avni) YoldaşBalkan göçmeni bir ailenin ferdi olarak 16 Eylül 1959 tarihinde Erdek’te dünyaya gelen Avni yoldaş 26 Kasım 2022 günü, kendisinden birkaç gün haber alınamayınca evinin açtırılması sonucunda can vermiş olarak bulundu. Kendisini en son görenlerin verdiği bilgilerden yola çıkıldığında 22 Kasım 2022 günü veya gecesi aramızdan ayrıldığını tespit edebiliyoruz. Avni yoldaşı bugün toprakla, doğayla buluşturuyoruz.

Avni yoldaş Erdek’te İGD saflarında gençlik çalışmalarında aktif görev almış ve 1980 yılında politik göçmen olarak gittiği Federal Almanya’da önce Lübeck sonra da Hamburg’da FİDEF saflarında Hamburg Halkevi’nde siyasi faaliyetlerini sürdürmüştür. devamı


CHP’nin İkinci Yüzyıla Çağrısı

CHP'nin 2. Yüzyıla Çağrısı

CHP, 3 Aralık’ta yeni ekonomi kurmaylarıyla “İkinci Yüzyıla Çağrı” projesinin ekonomik vizyonunu açıkladı. Bütün konuşmacılar Göbels’in “büyük bir yalan söyler ve onu yeterince tekrar etmeye devam ederseniz, insanlar sonunda ona inanmaya başlayacaklardır” meşhur sözünü hatırlatırcasına, “temiz enerji”, “temiz üretim”, “temiz fonlar”, “temiz sermaye”, “temiz toplum” laflarını tekrarlayıp durdular. devamı