Memurlar Sınıf Savaşımına !

İşçinin, çiftçinin, esnafın hali ortada ama memurunki de farksız değil. Bu aşamada Politika Gazetesi’ne ulaşan Yargı memuru dostumuz Aysun A.’nın yazdıkları dikkat çekiyor.

Memurların özellikle son 10 yılda nelere maruz kaldığını ortaya koymuş Aysun A. devamı


Psikolojik Savaş

Son günlerde çokça yazar HDP’ye sahip çıkıyor görünüp Öcalan’a ve KCK yönetimine tabiri caiz ise savaş açmış görünüyor. Bir taraftan Selahattin Demirtaş’a ve partisi HDP’ye övgüler dizip demokratik siyasetin “iyiliklerini” ön plana çıkarırlarken öte yandan “özyönetim” ilanlarının savaşı tırmandırdığını, bunun da PKK yönetimince kışkırtıldığını ileri sürüyorlar. devamı


Barış ve Demokrasi Mücadelesi Ayrı Yürütülemez

7 Haziran seçimlerinde çıkan sonuçları kabullenemeyen iktidar, bu tabloyu önceden kestirdiği için seçim öncesinde oluşturduğu senaryoyu adım adım yürürlüğe koymakta. Elbette kağıt üzerinde yazılan senaryolar yaşamda birebir karşılığını bulmuyor her zaman. Uluslararası dengelerdeki değişiklikler, ülkedeki mücadelenin düzeyi bu senaryonun uygulanabilirliğini doğrudan etkileyen unsurlar. devamı


Tayfun Benol, Güzel Bir İnsan

Gülengül ALTINTAŞ *

Tayfun’dan bahsedecekken onu iyi tanıyan insanları önce bir gülme tutar. Bi durulur... Sonra başlar hikaye ve mutlaka bir absürtlükler zinciriyle gelişip “Tayfun işte abi, Tayfun!” diye bitecek kara mizah bir sona kavuşur. Tek bir hikaye anlatamaz onun nev-i şahsına münhasırlığını. Öyledir Tayfun. devamı


Bugün Toprağa Verdik Tayfun’umuzu...

Tayfun budur...

Bir kuş konar sofrasına onunla konuşur...

Ne zaman bir sokak köpeği görse oturur yanına sevişir koklaşırdı...

Severdi tüm canlıları...

“Yaşlandık biz artık” derdi bana eylemlerde, “koşamayız kaçamayız gençler gibi, ama olsun kalabalık yaparız”

Ankara’ya barış olsun, hiçbir canlı ölmesin diye gitti...

Barış isteyen kalabalıklar çok olsun diye gitti... devamı


“Hala Nasıl ?”

70’li yıllar...

Annem İstanbul’a taşındıktan sonra üç-beş sene süren bir çaba sonucu amcasının kızına, Leman Hala’ya ulaştı.

Halayı bizim evde ilk ne zaman gördüm, emin değilim. Ama yaklaşık üç sene sonra bizimle yaşamaya başladığını söyleyebilirim. Bu üç sene zarfında gençliğinden beri yaptığı gibi çocuk bakıcılığı yapıyormuş. devamı



#AnkaraKatliamıUnutulmayacak

Dünyanın dört bir yanından akademisyenler, ortak açıklama yaparak 10 Ekim’de Ankara’daki Barış Mitingi öncesinde meydana gelen ve 102 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan patlamaların Birleşmiş Milletler çatısı altında kurulacak bağımsız komisyonlarca incelenmesi çağrısında bulundu. devamı


100’lerden Biri: Kemal Tayfun Benol

Yeni tuttuğumuz gazete ofisini temizleyeceğiz. Bekle ki gelsin Tayfun. Sonra elinde yeni tarz bir temizlik kovasıyla geldi. İşimizi kolaylaştırır, “baksana çok güzel” diyerek gülümsüyordu. Niye geç kaldın bile diyemedim. El ele temizledik ofisi. Çok becerikli olduğumuza karar vermişti.

Hep çalışkandı Tayfun devamı


Tayfun’un Gülen Gözleri Hep Gözümüzün Önünde Olacak

Zafer AYDIN *

Ölüm karşısında ne sözün bir hükmü kalır, ne de sözcükler kifayet eder yaşanan acıyı anlatmaya. Her ölüm kötüdür, erkendir, insafsızdır. Ölüm acıtır insanı, iç yakar, yürek burkar. Onarılmaz yaralar açar ve arkada hiç bir zaman dolmayacak, doldurulamayacak bir boşluk yaratır. Ama ya böyle ölümler... devamı


Siz Tutsak Ettikçe Biz Özgürleşeceğiz Defalarca Kez “GÖRÜLMÜŞTÜR”

Parlaklığı dünyayı aydınlatacak devrimci düşünce; karanlık duvarlara, zindanlara hapsedilir. Kaç insana, kaç bedene, işkence, ölüm ve yaşamsızlık dayatılır. Düşündüğünce yaşam istenci, sınıf bilinci tam karşıtındakini korkutur. Varlığını savaş, sömürü, baskı üzerine kuran her devlet refleks olarak korktu, korkar sınıfın ve düşüncenin gücünden. devamı


Rusya’nın Stratejik Hamlelerinin Gösterdikleri...

Emperyalist hegemonyadaki kırılmalar ve Rusya faktörü

ABD devlet aklına dönüşen “Wolfowitz Doktrini” kaleme alındığında, her ne kadar reel sosyalizm bir karşı devrim ile yıkılmış ve burjuvazinin ölümcül düşmanı olan sosyalizm güçleri darmadağın edilmiş olsalar da, emperyalist hegemonyanın tehlike altında olduğu kaygısı hâlâ canlıydı. devamı


BAHÇELİEVLER KATLİAMI’nın 37. Yıldönümü

8 Ekim 1978 akşamı daha önceden hazırlanan plan yürürlüğe konacaktır. Planı Reis kod adlı Abdullah Çatlı yapmıştır. Plandan önce İdi Amin kod adlı Haluk Kırcı saldırılacak daireye giderek keşif yapar. Keşif yapılan adres Bahçelievler’deki 15. Sokaktaki 56 numaralı binanın 2 kapı numaralı dairesidir. Planı o akşam gerçekleştirmeye karar verirler. Ercüment Gedikli Dadaş Kahvehanesine giderek destek için adam ararken Ömer Özcan ve Duran Demirkıran’ı bulur. Gece saat 22:00’de harekete geçilir. devamı