DİSK’in Geleneği ve Günümüzün Gerçeği

DİSK’in Geleneği ve Günümüzün Gerçeği

DİSKDİSK’in Kuruluşu: DİSK (Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu), Türk-İş’ten ayrılan T. Maden-İş, Lastik-İş, Basın-İş, bağımsız Gıda-İş ve Türk Maden-İş sendikaları ve onların genel başkanları olan Kemal Türkler, Rıza Kuas, İbrahim Güzelce, Mehmet Alpdündar ve Kemal Nebioğlu tarafından 13 Şubat 1967 tarihinde kuruldu.

15 Haziran’da toplanan I.DİSK Genel Kurulu’nda, Kemal Türkler Genel Başkanlığa, İbrahim Güzelce ise Genel Sekreterliğe seçildi.

DİSK’in temel görevi, sınıf ve demokratik kitle sendikacılığını yaşama geçirmekti. Önüne koyduğu bu görevi, yaşama geçirmek için kuruluşundan hemen sonra eylem hazırlıklarına başladı.

İlk Eylem: 24 Haziran 1967’de İş Kanunu’nu protesto etmek için Ankara’da Tandoğan Meydanı’nda bir miting düzenleyerek ilk kitlesel eylemini gerçekleştirdi.

Eylemler DİSK’in büyümesine yol açtı: 24-25 Şubat 1968’de DİSK’in II. Genel Kurulu toplandı. Aynı tarihlerde, Zonguldak’ın Kozlu ve Üzülmez bölgelerindeki 25 bin işçi toplu sözleşmelerden sonuç alınmaması üzerine 6-7 Şubat’tan itibaren işi bıraktılar. Yürüyüşte güvenlik güçleriyle çatışma yaşandı. 13 polis yaralandı, 1 komiser kayboldu. Olaydan sonra köyüne dönmekte olan 2 maden işçisi öldürüldü. 21 Şubat’ta toplu iş sözleşmesi imzalanmasıyla eylemler sone erdi.

1969’de Singer fabrikasında çalışan 520 işçi DİSK/T. Maden-İş üyesi işçi sendika seçme özgürlüğünü savunmak, işten çıkarmaları protesto etmek ve haftalık çalışma süresinin 48 saate indirilmesi için 11 Ocak’ta işyerini işgal etti ve aynı yıl içinde ilk kez bir sinemada grev ilan edildi. Yeni Sinema’da çalışan ve OLEYİS üyesi 19 işçi 11 Ocak’ta greve başladı. 13 Haziran 1969’da Çorum Alpagut linyit işletmesinde çalışan maden işçileri ücretlerini alamadıkları için ocakların işletilmesine el koydu. 1 Ağustos 1969’da Türk Demir Döküm fabrikasında çalışan 2300 T. Maden-İş üyesi işçi toplu sözleşme görüşmelerinin sürüncemede bırakılması nedeniyle fabrikayı işgal etti. 19 Ağustos’ta Koç Holding ile T. Maden-İş arasında bir protokol imzalandı.

13-15 Haziran 1970 tarihlerinde DİSK III. Genel Kurulu yapıldı. Hükümetin Türk-İş’in de desteğiyle 274 ve 275 sayılı yasaları değiştirerek DİSK’in etkisizleştirilmesini hedefleyen bu yasaya karşı işçiler sendikalarına sahip çıkarak 15-16 Haziran’da Büyük İşçi Direnişi’ni gerçekleştirdiler. Direniş sonucunda hükümet yasayı iptal ederek geri adım atmak zorunda kaldı.

21-24 Mayıs 1975 tarihlerinde Tepebaşı Kazablanka Düğün Salonu’nda yapılan DİSK’in V. Genel Kurulu, bir dönüm noktası oldu. DİSK’in bu genel kuruluna ilk kez Sovyetler Birliği Sendikalar Merkezi’nden ve Fransa Genel Emek Konfederasyonu’ndan (CGT) delegasyonlar katıldı. İşçi sınıfının öncü kadroları DİSK’in içinde onurlu yerini aldılar. Türkiye işçi sınıfının devrimci hareketi hızla yükselişe geçti.

Eylemlerle birlikte DİSK’e karşı baskılarda artmaya başladı. DİSK’in devrimci yükselişine karşı burjuvazi boş durmadı. I. Milliyetçi Cephe (MC) hükümetinin kurulmasıyla DİSK ‘e karşı baskılar arttı. 17 Ocak 1975’de İstanbul’da Beko Teknik’te, 15 Mart’ta İstanbul Northern Elektric’te Madenİş’e geçmek isteyen işçilere polis saldırdı. Genel-İş üyesi 6 bin ve Sosyal-İş üyesi 5 bin işçinin SSK işyerlerindeki grevlerine izin verilmedi. Konya’da Maden-İş’e üye olmak isteyen Seydişehir Alüminyum işçilerinin üzerine 26 Aralık 1975’te ateş açıldı. Artan baskılara karşı DİSK, 6 Eylül’de İzmir, 20 Eylül’de İstanbul’da Demokratik Hak ve Özgürlükler İçin Mücadele Mitingleri düzenledi. Mitinge on binlerce işçi ve emekçi katıldı.

1976 Şubat ayında DİSK’in 9. Kuruluş yıldönümü kutlandı. DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler: “Sınıf uzlaşmacılığına ve Amerikan sendikacılığına karşı 13 Şubat 1967’de kurulan DİSK, kısa süre içinde sayıca gücünün çok ötesinde bir prestij ve saygınlık kazandı. Bunda en önemli pay, tabanın söz ve karar sahibi olma ilkesinin, sendika içi demokrasinin uygulanmasıydı. Yüzlerce, binlerce bilinçli işçi, gece gündüz ve yorgunluk bilmeden DİSK’e sahip çıktı... Görmediğimiz, tanımadığımız binlerce işçi sınıfı yandaşı DİSK’in yücelmesi için yiğitçe kavga verdiler. DİSK’in adı, işyerleri duvarlarına, İstanbul sokaklarına, yurt toprağına bu kahırlı, sabırlı ve kararlı mücadeleyle kazındı.”

1976’da 1 Mayıs, yıllardan sonra ilk defa DİSK’in öncülüğünde Taksim Meydanı’nda kutlandı.

MC Hükümetinin Devlet Güvenlik Mahkemeleri yasasını yaşama geçirmek istemesi üzerine DİSK, “DGM’ye Hayır” diyerek Genel Direniş’i örgütledi.

1 Mayıs 1977Taksim’de kutlanmaya başlanan 1977 1 Mayıs’ı kontrgerilla tarafından kana bulanarak ve 36 işçi katledildi. 136 kişi ise yaralandı.

Bir tasfiye işlevi gören DİSK’in VI. Genel Kurulu, 22-27 Aralık tarihlerinde yapıldı. Abdullah Baştürk genel başkanlığa, Fehmi Işıklar ise genel sekreterliğe getirildi.

19-26 Aralık 1978 tarihlerinde yapılan Maraş Katliamı’na karşı DİSK, “Faşizme İhtar Eylemi” düzenledi. 1980 yılında TARİŞ ve Antbirlik direnişleri yapıldı...

12 Eylül Faşizmine giden süreç: Gelişen işçi sınıfının devrimci hareketi bastırmak için 1979 yılı sonlarında Kuvvet Komutanları Milliyetçi Cephe hükümetine bir muhtıra verdiler. O dönemde günlük olarak yayınlanan Politika gazetesi “12 Mart’a çeyrek var!” manşetiyle demokrasi güçlerini uyardı.

Sermaye tarafından “24 Ocak Kararları” hazırlandı. İşçi sınıfının örgütlülüğünden korkan ve bu şartlarda “24 Ocak Kararları”nın uygulanamayacağını anlayan sermaye sınıfı faşist çeteleri kullanarak işçi sınıfının direnişlerine ve devrimci güçlere karşı faşist terörü ortaya sürdü. Bu planlı ve organizeli terörün bir sonucu olarak 22 Temmuz 1980 günü sabahı DİSK’in kurucusu ve T. Maden-İş sendikasının Genel Başkanı Kemal Türkler, evinin önünde sendikasına gitmek üzereyken faşistlerin silahlı saldırısıyla katledildi. Kemal Türkler’in katledilmesi, 1 milyondan fazla işçi, emekçi ve devrimci Genel Direnişe geçerek suikastı protesto ettiler.

Amerikan emperyalizminin desteğiyle yapılan faşist 12 Eylül darbesiyle DİSK ve bütün demokratik örgütler kapatıldı. DİSK hakkında aralarında Genel Başkan Abdullah Baştürk olmak üzere 78’nin idamının istendiği 1477 sendikacı hakkında dava açıldı. İşkence ve ağır hapis cezalarına çarptırıldılar. Devrimci örgütlenmeler dağıldı, işçi direnişleri kırıldı, sınıf ve kitle sendikacılığı etkisizleştirildi.

12 Eylül’den sonrası: Uzun yıllar kapalı kalan DİSK, çetin ve uzun bir mücadele sonucunda yeniden açıldı. DİSK, yeniden açıldığında koşullar çok değişmişti. 12 Eylül faşizmi yaşamın her alanında hissediliyordu. Nitel ve nicel olarak DİSK’in örgütlülüğü azalmıştı. 24 Ocak Kararları bir bir uygulanarak Türkiye bir “sermaye cenneti” haline getirilmişti.

Günümüzün gerçeği: Türkiye’yi ucuz emek gücüne dönüştürerek “sermaye cenneti” haline getiren Taşeronlaştırma sistemidir. Taşeronlaştırma emeğin değerini düşürdüğü gibi işçi sağlığı ve iş güvenliğini ortadan kaldırmaktadır. Sendikalaşmayı engelleyerek örgütsüzlüğü dayatmaktadır. Bu durum sınıf ve kitle sendikacılığının önünü kesmekte ve sendikalı işçileri ücret ve kıdem tazminatı gibi temel haklarını da tehdit etmektedir. Günümüzde çalışan işçilerin çok az bir kesimi sendikalı ve örgütlüdür. Örgütsüz olan bir işçi sınıfının sermaye sınıfına karşı direnmesi ve sonuç alıcı bir mücadele vermesi ise mümkün değildir.

DİSK’in kuruluş yıldönümü, demokratik kitle ve sınıf sendikacılığı temelinde ve bu gerçeklerin ışığında ele alınmalıdır.


Konuyla ilişkili diğer makaleler