Mart 2015

Toplumların Mücadelesi ile Kürdistan, Türkiye ve Ortadoğu’da GÜNEŞLİ DÜNYA...

Dünyanın oluşumundan bu yana insanlık tarihi mücadelelere tanıklık etmiştir. Bu mücadaleler sınıf savaşımı, sosyal, ulusal kurtuluş mücadelesine tanıklık ederek gelişim göstermiş halen de devam etmektedir. Dünyamız var oldukça bireysel, toplumsal, sınıfsal, ulusal, kimliksel her anlamda hak arama devam edecektir. Dünyanın ilk oluşumunda komünal topluma geçişle birlikte mücadale devam ederek günümüze gelmiştir. devamı


Sıra No: 424

Bir sistemin insanlığın tümü adına işlerliği ya da işleyemezliğinin, belirgin ölçütlerinden biri de kurumlarıdır. Kapitalizmde kurumlar da işlevsel olmaktan öte, egemen sınıfın çıkarlarını önceleyen tarzda işletilir. Eşitsizlik, işçi emekçi ve yoksulları inletir de inletir, sahte reformlarla “halka hizmet” için var olduğu iddia edilen kurumlarda. devamı


Küba'da sokak müzisyenleri

Küba’da Neler Yok?

 

Berna LAÇİN *

“Çocuğum ne olacak” korkusu yok

İnsanın çocuğu için endişelenmemesinden daha büyük zenginlik yoktur herhalde. Bu ülkede daha kadın hamileyken, devletin kurduğu hamile merkezlerine gitme zorunluluğu var. 70’li yıllarda, hamile pilatesi başlatılmış bu merkezlerde, ayrıca çocuk bakımı için eğitim veriliyor. Doğan çocuk, devletin sayılıyor. Her tür sağlık ve eğitim hizmetini devlet karşılıyor. Eğitim de tabii ki eşit. devamı


8 Mart ve Başı Eğilmeyen Kadınlar

Geleneksel tarih yazıcılığı, “Kadın Tarihi” araştırılırken aşılmak zorunda kalınan en önemli engeldir. Geleneksel tarih yazıcılığı, erkeklerin yaşam pratiklerinden kaynaklanan olayları kendisine konu edinir, onun öznesi erkektir.

Bu tarih; kadınların dövüşmediği savaşların, fetheden konumunda olmadığı kahramanlıkların, kadınların yer işgal etmediği parlamento gibi kurumların tarihidir.devamı


AKP’li belediyeler eliyle Çanakkale’ye düzenlenen “Kültür Gezileri”.

Kemalizm ile Siyasal İslam arasında sıkışan ÇANAKKALE

Geçtiğimiz hafta, Çanakkale Zaferi kutlamaları AKP ile birlikte siyasal İslamın bir gövde gösterisine dönüştü. Çanakkale, “İslami ruh”un bir başarısı, onun sayesinde kazanılan bir zafer olarak AKP tarafından hayatın her alanında yansıtılmaya çalışıldı. Buna karşılık TC’nin 90 yıllık resmi ideolojisi olan Kemalizmin savunucuları, bu tanıtımlarda “Atatürk’ün rolünün küçümsendiği” gerekçesiyle muhalif bir konum aldılar ve Çanakkale’nin neredeyse M. devamı


YARIN BİZİMDİR YOLDAŞLAR

Devrimci edebiyatın tüm önemli romanları, yazıldıkları andan itibaren birer klasik haline gelmekle birlikte, bazıları, bilhassa belirli bir dönemin kuşağı üzerinde özel bir etkiye sahip olmuştur. “Yarın Bizimdir Yoldaşlar” adlı roman, bu tarz bir etkiye sahiptir. devamı


20. Nürnberg, Türkiye-Almanya Film Festivali

Açılışı Şener Şen`in Eşkiya filmiyle yapılan Nürnberg Sinema Günleri, bu yıl da, Nürnberg ve çevresinde yaşayan bütün uluslardan sinemaseverlerden büyük ilgi gördü. Şener Şen, Uğur Yücel ve Cem Yılmaz’ın da katıldığı açılış şöleni hareketli geçti. devamı


Newroz Piroz Be!

Barış-Dostluk, Dayanışma, Özgürlük

Hava kurşun gibi ağır
Bağır bağır bağır bağırıyorum....
Koşun kurşun eritmeğe çağırıyorum...
O diyor ki bana:
Sen kendi sesinle kül olursun ey!
Kerem gibi yana yana...
Dert çok, hem dert yok
Yüreklerin kulakları sağır...
Hava kurşun gibi ağır... devamı


Kutup Yıldızı

Kutup Yıldızı, dünyanın ekseni ile hemen hemen aynı doğrultuda olduğundan, diğer gökcisimlerinin aksine gün boyunca yer değiştirmez ve hep kuzeyi gösterir. Bu özelliği nedeniyle tarih boyunca yön bulma ve seyir amacıyla kullanılmıştır” diyor Vikipedi. Konumuzla ne alakası var diyeceksiniz? devamı


Devlet, Faşizm, AKP Politikaları ve Demokratik Halk Cephesi

Faşizm, finans kapitalin en gerici, en şoven, en emperyalist unsurlarının açık diktatörlüğüdür. Sınıflar üstü bir uygulama veya yönetim biçimi değildir. O, emperyalizm döneminde ortaya çıkan bir devlet biçimidir. Emperyalizm, kapitalizmin tekelci aşamasıdır. Emperyalizm hem dış hem de iç siyasette demokrasiyi yıkmak, gericiliği pekiştirmek için çaba harcar. Bu anlamda emperyalizm su götürmez bir biçimde genel olarak halkların geleceğinin, bütün demokrasinin inkârıdır. devamı